38,4683$% 0.03
44,0771€% 0.09
51,8743£% 0.08
4.126,32%-0,13
3.334,99%-0,26
9.306,96%-1,33
KKTC’e başta olmak üzere adanın her iki kesiminde organize terör örgütü gibi çalışan siyonist İsrail’in dünya çapında kurduğu CHABAD ülke bütünlüğüne karşı tehlike oluşturmaya devam ediyor.
Ubp İskele Milletvekili Yasemin Öztürk CHABAD ve başörtüsü ile ilgili sosyal medya hesabından önemli açıklamalar da bulundu.
Öztürk , Ülkemizde her yönü ile yıllardır tehdit unsuru olarak kullanılan sorunlarımız var. Bunların hiçbirini masaya koyup tartışmıyoruz. Fakat bir tarafta başörtüsü takarak okula gelmek isteyen 14 yaşındaki bir kız çocuğuna taraf olanlar… Diğer yanda kız çocuğunu başörtülü okula almak istemeyen, başını öğretmenler sendikasının çektiği bir grup, sanki birbirlerini pusuda bekler gibi hemen harekete geçiyor.
Topluluğumuzda her iki tarafın kavga ederek başlattıkları bu eylem sebebiyle ortaya çıkan gerginliği, çatışmaya dönüşebileceğinden dolayı eleştiriyor ve doğru bulmuyorum. Çünkü tartışmanın en son geldiği nokta, 1974 öncesi ve sonrası adaya gelen Türklerin ayrımına kadar gelmiştir. Bu ayrımı sonradan ortaya çıkmış reaktif bir hareket değil, önceden sonuçları bilinerek ortaya çıkartılan proaktif bir eylem olarak değerlendiriyor ve tehlikeli buluyorum.
Ayrıca bu iki eylemde tarafların, dini ihtiyaçları veya “siyasallaşmış İslam’a” karşı duruşları ön planda görünse de arka planında toplumu ayrıştırmak isteyenler olduğunu da biliyorum. Toplumda çok hızlı karşılık bulan bu türden çatışmaları kullanarak, ülkemiz üzerinde emelleri olan güçlerin değirmenine su taşımayalım.
Biliyorsunuz, ülkemizde kamuoyuna ısrarla, “yabancılara mülk satışı” olarak gösterilen hadisenin arkasında, dünyanın en büyük mafya yapılanması olan Siyonist CHABAD örgütünün, örgütlü mülk alımı olduğunu göstermiş ve bunların hedefinin kolonileşmek olduğunu belirtmiştim. Ülkemizde yasal bir kaydı bulunmayan bu örgüt, kendi ifadeleri ile yuvalandıkları evin balkonuna İbranice, “Kuzey Kıbrıs CHABAD Yahudi Merkezi” yazacak kadar cesaret bulmuşlardı.
KKTC küçük bir toplum olmasına rağmen, CHABAD’ın 2008 yılından itibaren ülkemizde gösterdikleri faaliyetler, başörtüsü tartışmasına katılan taraflarca görülmemiştir. Fakat yaşanılan bu son olayda taraflar birbirlerini yaşadıkları toprakları terk etmeleri isteyen söylemlerde bulunmuşlardır. Ben bu söylemlerde bulunanlara aynı gemide olduğumuzu hatırlatmak istiyorum. Asıl sorunumuz, bulunduğumuz gemiden bizi uzaklaştırmak isteyenler olmalıdır.
Onlar, Amerika’da din özgürlüğü adı altında hazırladıkları Kıbrıs raporunda ağrırlıklı olarak CHABAD’a yer verenlerdir.
Onlar, dört gün önce ülkemize Yunan bir tercümanla gelen BBC örneğinde olduğu gibi, Siyonistlere karşı verdiğimiz tepkileri ve “yabancılara mülk satışını” eleştirmemizi antisemitsizim ile özdeşleştirerek bizleri suçlayan sorular soranlardır.
Açıkça istekleri, KKTC’yi, Güney Kıbrıs Rum Yönetiminde olduğu gibi, finans güçlerini askeri üslere dönüştürerek işgal etmektir.
Provokasyona gelerek yüzlerce yıldır yaşattıkları ayrıştır, böl parçala ve yönet siyasetlerine hizmet etmeyelim.
Kamuoyuna saygıyla duyururum.
Yasemin ÖZTÜRK
UBP İSKELE MİLLETVEKİLİ
AKPINAR: ÖNEMLİ ADIMLAR ATTIK!